12 Ağustos 2015 Tarihinde, Bölgemizde yayın yapan çok sayıda yerel gazete ve haber sitelerinde, “KANSER HASTALIKLARINA DİKKAT! “ başlıklı bir köşe yazısı yazmıştım. Yazımın içeriğinde kansere neden olan ve hepimizin günlük hayatımızda vaz geçemediğimiz ürünlerin zararlarını açıklayan bilgileri, geçen yıl rahmetlik olan, İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi hocalarından, Prof. Dr. Ahmet Aydın beyin kamuoyuna yapmış olduğu açıklamaları kaynak göstermiştim.
Bu makaleme kısa adı MÜMSAD olan, Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri Derneği YK Başkanı Metin Yurdagül’ün imzasını taşıyan, 10379 sayılı bir mektup adresime ulaşmış oldu. Başkan Yurdagül şahsıma hitaben, “Sayın Kavalcı, Ticari bir amaç gütmeden çalışan bir kurum olarak yanlış algılamayı bilimsel gerçeklerle düzeltmeyi ve kamuoyunu doğru bilgilendirmeyi bir sorumluluk olarak kabul etmekteyiz. MÜMSAD olarak, margarin ile ilgili tüm bilimsel kaynaklarımızı sizinle paylaşmaktan memnuniyet duyacağımızı bilmenizi isterim. Saygılarımla.”
MÜMSAD tarafından şahsıma gönderilen, Margarin hakkındaki güncel akademik verileri virgülüne dokunmadan siz değerli okuyucularımın bilgisine aktarıyorum. “Yüzyıllardır tüketilen zeytinyağının iyi bir yağ olduğu konusunda hemfikiriz. Ancak Türkiye’de yıllık zeytinyağı üretimi göz önüne alındığında, herkesin sadece zeytinyağı tüketmesinin imkânsız olduğu ve saf zeytinyağının pek çokaile için oldukça pahalı olduğunu da hatırlatmak isteriz. Diğer taraftan zeytinyağı ve margarini birebir karşılaştırmak doğru olmaz. Bir örnek vermek gerekirse, salatanıza margarin koymadığınız gibi, zeytinyağı ile de lezzetli kek yapmanız mümkün değildir.Genellikle zeytinyağı vb. sıvı yağlar doymamış, margarin ise doymuş yağ olarak kabul edilir.Oysa gerçek hiç de böyle değildir. Zira doğadaki bütün yağlar hem doymuş, hem de doymamış yağlar içerir. Örneğin; Zeytinyağı % 15-17, Ayçiçek yağı ise % 11, soya yağı % 16 oranında doymuş yağ içerir. Kase margarinin doymuş yağ içeriği ise % 15 civarında olup aynı miktar zeytinyağı ile birebir aynıdır. Saydığımız bitkisel yağların kompozisyonu olan margarin de diğer yağlardan farklı değildir. Bilimsel detaylara sahip olmadan her hangi bir gıda maddesini, kanser gibi ölümcül bir hastalıkla örtüştürerek tüketiciyi ne denli yanılttığınızı biliyor musunuz? Bu vesileyle, 146 yıllık bir ürün olan margarin, günümüzde modern margarin olarak adlandırılmaktadır ve aşağıdaki özelliklere sahiptir;
1-Tamamen bitkisel kökenli yağlardan üretilir. 2- Bitkisel kökenli hiçbir ürün kolesterol içermediğinden margarin de kolesterol içermez. 3- Kase margarinlerde doymuş yağ asidi oranı neredeyse sıvı yağ seviyesindedir. 4- trans yağ yoktur. 5- Kase margarin yağ içeriği % 60, paketlerin ise % 70’dır. Bu nedenle aynı miktar margarin, sıvı yağlara göre %30-40 daha az enerji verir. Margarin ile ilgili daha çok bilimsel kaynaklara; www.modernmargarin.com web sitesinden erişebilirsiniz “denilmektedir.
Bu konu ile ilgili beninde son söyleneceğim, Mümsad hakkındaki kısa bilgilerinizde derneğiniz çatısı altında bulunan onlarca ulusal mutfak ürünleri, bitkisel çaylar, donmuş gıda ve margarin çeşitlerini bizlerde ailece kullanmaktayız. Kişisel olarak benim bu zaman kadar margarin tüketimi ile ilgili bir rahatsızlığım yoktur. Sadece satın alırken, marka tercihimiz vardır. Bahse konu olan yazımda margarini kötüleyen tarzda benim bir ifadem yoktur. Tip dünyasınca tanınmış bir hocamızın bu konuyla ilgili açıklamaları kaynak gösterilmiştir. Tarafıma sunmuş olduğunuz güncel, akademik bilgilere teşekkür ederim. b.a.k.
