Öncelikle, 08.09.2020 Salı günü ikindi namazı ezanı okunurken emanetini çok sevdiği rabbine teslim eden, hayatı sebebim canım annemin yaşlılığa bağlı çoklu organ yetmezliği sonucu ani vefatının şokunu ailece yeni yeni atlatmaya çalışıyoruz.
Rahmetli canım annemin cenazesini bir gün sonra Çarşamba günü vasiyeti gereği Rize sahil camisinde kılınıp, yıllar önce, “Oğlum ömrüm seninle geçti. O nedenle vefatımda mezarımın sana çok yakın olmasını istiyorum. Kabrime her gün gelme imkanın olmazsa da haftada birkaç kez bilhassa Cuma günü beni ziyaret ederek Fatiha okuman için beni Rize’de defnedersen çok mutlu olurum” vasiyeti gereği, Rize Belediyesi Asrı mezarlıkta beğendiği yeri satın almıştım.
Vefatından önce yaptırdığım hazır mezarında defnettik. Pandemi kuralları çerçevesinde saatlerce şahsıma ve ailelimizin diğer bireylerine taziyelerini iletmek ve rahmetli canım annem Seher hanımefendinin cenaze namazına katılmak üzere akın akın, Rize Sahil camisine gelen binlerce cemaatinin her birisine, şahsım, Kavalcı ve Mete ailesi olarak teşekkürlerimizi ve dualarımızı sunuyoruz. Annemin ruhu için ilimiz ve ülkemiz diğer şehirlerde hatmi şeriflere okuyan hocalarımızdan, hafızlardan ve kişisel dualarıyla ruhuna hediye eden herkesten Allah razı ve memnun olsun. Sezilerinde vefat etmiş olan yakınlarınızın mekânları cennet olsun inşallah.
Kıymetli okuyucularım, Rahmetli annem 97 yaşında vefat etti. Bir Asra yakın yaşamış oldu. Fakat annenin vefatının yaşı olmuyor. Her geçen gün onu kaybetmenin acısı ve özlemi daha da fazla depreşmektedir.
Demek istediğim, ben annesiyle 60 yıl yaşayan şanslı evlat olarak yine de anneme doyamadım. O nedenle özür dileyerek annesi babası hayatta olanlar onlarda uzak yaşamasınlar, mutlaka anne ve babalarını menün ederek, her daim dualarını alsınlar. Sadece anne, baba değil, yakınımızda, uzağımızda, apartmanımızda, mahallemizde, köyümüzde nerde olursa olsun yaşlılarımıza sahip çıkalım, onalar karşı çok saygılı ve sevgili olalım.
Biz küçükken anne ve babamız bizleri bin bir zahmet ve güçlük içinde büyük bir sevgi ve ihtimamla büyüttüler.
Anne, baba şefkati ve merhametiyle kucaklayıp bu yaşa getirdiler. Şimdi onlar bizlerin yanında yaşlandılar, şimdi bu yaşlılarımız evlatlarının, yakınlarının şefkat ve merhamete muhtaçlar. Evlatlar olarak, evlatları yoksa en yakınları olarak yaşlılarımıza sahip çıkıp, onları bağrımıza basıp, sevgi ve merhametle yaklaşmak yüce inancımızın emri ve bizleri dünyaya getiren, büyütüp, besleyen, her türlü zorluk ve tehlikelere karşı koruyan en kıymetli değerlerimiz olarak onları sahiplenmek başlıca görevimizdir.
Onların gönüllerini kıracak, incitecek, üzecek davranışlardan çok sakınmalıyız. Hepimizin bir gün yaşayacağı yaşlılığın getirmiş olduğu hastalıkları onları düşkün ve geçimsiz yapmış olabilir. Bu süreçte bizlere düşen onlara hizmette hiç tiksinmemek, geniş gönüllü olmak, büyük sabır göstermek ve dualarını almaktır. Güzel sözlerle, manevi hatıralarla ve güzel davranışlarla kalplerini kazanmaktır.
Onların hayır dualarını almaya çalışmak lazımdır.
Bizlerden taleplerini, şikâyetlerini ve rahatsızlıklarını dinle, en güzel muameleyle onlara muamele et.
Huysuzlukları, şikâyetleri karşısında yüzünü ekşitme, suratını asma, "öf" bile dememek. Çünkü onlar şimdi sana muhtaçlar; tıpkı senin çocukken onlara muhtaç olduğun gibi... Ne mutlu tüm yaşlılarının, annesinin, babasının duasını ve memnuniyetini alanlara. b.a.k.