Azmi KANDEMİRGenelde aldıkları bir karar gereği partiler gurup toplantılarını haftanın Salı günü yapmaktadırlar. Çoğunlukla bu toplantıları merakla izler ve muhalifler olarak konuşmalarını merakla takip ederim. İnsanlarımız bu toplantıların kritiğini aralarında yaparlar ve fikir alış verişinde bulunurlar. Genellikle başbakan ifadelerinde yaptıkları ve yapacakları hizmetlerden bahsederek bazı konulara cevap verir ve umumiyetle bu toplantıda partilere bir nasihat bilgilerini kullanarak tenkitlerde bulunmuştur. Çok defa başkanlar ifadelerinde dozunu fazla kaçırarak el kol, mimik hareketleri kullanarak öfkelerini sözleri ile birlikte dile getirmeğe çalışırlar. İlgili başkanlar yaptıkları konuşmalarının dozunu ve hareketlerini takip etmek, hatalarını olup olmadığını anlamak için sonuçta konuşmalarını bir ekranda takip etseler ve hatalarını telafi cihetini düşünseler kendileri adına daha iyi olacağını düşünüyorum. O zaman ne derece hatalı olduklarını anlamış olacak ve gelecek toplantıdaki davranış ve ifadelerini de daha iyi anlamış olacaklardır.
Bu hafta geçmiş toplantılardan daha çok bu toplantıyı izledim. Genelde tenkit ve aleyhte sözler dışında pek önemli konular ele alınmamış ve devamlı öfkeli, yalan ve yanlış ifadeler dinleyenler tarafından alkışlanmıştır. Mevcut başbakan partilere bir nasihat konuşması ile devam etmiş ve kendisini eleştirenlere cevap vermiş, yaptıkları ve yapacakları hizmetlerle ilgili bilgi vermiştir. BDP eş başkanı çok hatalı ve yalan bir ifade ile biz daima uzlaşmadan yanayız demekle yetinmiş ve fakat bu güne kadar bir uzlaşiye gidildiği görülmemiştir. İktidarın Kürt kardeşlerimize bomba yağdırdığını söyleyen Demirtaş bunun yanlış ve yalan olarak ifade etmiş ve alkış toplamayı yeğlemiştir. Emniyet güçlerinin ve askeri kuvvetlerin kısasa kısas olarak teröristlerle savaştığını bildiği halde bunu hatalı ifade etmesi yandaşları tarafından bilinmelidir. Ana dil üzerinde durmamış ise de tüm isteklerinin Kürtçe bilmese de kişilere biliyorum dedirterek zorla sayıyı arttırmağa çalıştığı da görülmüştür.
Ana muhalefet lideri tutuklanan avukatlara destek çıkarak hukuk ve adaletin olmadığını ifade ile yargıyı tamamen baskı altına ldığı görülmüş ve es kaza iktidar olsalar bu yargı mensupları ile nasıl çalışacakları merak konusu olmaktadır. Tüm amaçları tenkit etmek, millete hizmetten asla bahsetmemek ve öfke ile devamlı tutuklananları ve suçluları savunmak durumunda bulunmaktadır. Bir taraftan da bu yetmiyormuş gibi akademisyenlere ve üniversite hocalarına seslenerek bir teşvik mahiyeti arz eden konuşmaları ile onları eyleme sürüklemeyi teklif etmiştir. Ayrıca hocalara da öğrencilerinizin yüzüne nasıl bakacaksınız diyerek tehdit savurmuştur. BU gibi konuşmalar ve eyleme teşvikler bir genel başkana uygun düşmemektedir. Avukatların suç işlediğini ve yargının kararını hiçe sayarak avukatları savunması, yargıyı suçlaması uygun düşmemiş ve kendilerine yakışmamıştır.
Özet olarak partiler ifadelerinde samimi olmalı ve gerçekleri dile getirmelidirler. Olmayan konulardan ve yalandan uzak durmalıdırlar. Partileri ve iktidarı bırakarak millete nasıl hizmette bulunacaklarını da ara sıra dile getirmelidirler. Gerçekleri ifade etmeli, inandırıcı olmalıdırlar. Bir avukat ve hukuk sahibinin kendisini savunma gücü olduğu halde onların suçlarının olup olmadığını öğrenmeden taraf olması ve savunmasının yargıya müdahale olduğu bilinmelidir. Bu gurup toplantılarını bunun için iyi takip ederek hataları okurlarıma açıklamayı uygun buldum. Kısaca, partiler hizmet için vardır. BU derece tenkit yanında millete olan yakınlıkları ve yapacak o9ldukları hizmetleri de anlatmalıdırlar. Yapılanları da inkardan uzak durmalıdırlar.
