Ne hazindir ki aynı haber tüm gazetelerde değişik tarzda ve kişi yorumuna göre halka ulaştırılmakta, her basın kendi düşüncelerine göre gerçekleri yorumlayıp yayınlamaktadırlar Bu yayınlar genelde gazete patronlarının ve yazı yazan kişilerin anlayış ve siyasi görüşleri doğrultusunda kaleme alınmaktadırlar. Hiçbir gazete sahibi patron kendi görüşünde olmayan yazara görev hakkı tanımamaktadır. Mevcut gazetelerden alıp okuyanlar da kendi görüşlerine uygun gazeteleri bayiden sorup almaktadırlar. Bu günlerde genel seçimler arifesinde çeşitli yazılar basını işkal etmektedir. Doğal olarak milletvekili adayları taraftarları ve basın mensupları ile seçim bölgesini dolaşarak oy isteyecek ve peşinde dolaşan basın mensupları da uygun buldukları fotoğrafları çekip gazetelerinde ve gerekse internette yayınlayacaklardır.
Ancak, hiçbir zaman bir basın mensubu bu fotoğraflarla ilgili yorum ve fotoğrafta resmi bulunanlar hakkında bir yorumda bulunamaz ve oy verecekleri ve kime oyunu kullanacakları hakkında bir fikir ileri süremezler. Vekil adayları bölgenin insanları olarak yaşantılarını daha çok oy istediği kişilerle geçirmiş, okulda birlikte okumuş, sokakta oyunlar oynamış, arkadaşlık yapmış olan insanlar olarak onları gezerken ve oy isterken sarmaş dolaş ve dostça fotoğraflar çektireceklerdir. Bu davranış hiçbir zaman o kişiye oy vereceği anlamı taşımamakta, adayın görevi olarak bilinmelidir. Bu insanlar komşuluk yaptığı, çok yakın olduğu insanları ziyaretlerinde elbette fotoğraf çelme isteğini de duyacaklardır.
Bu konuda hiçbir aday parti gözetmeksizin her esnafı gezmek ve görüşmek arzusunu taşımakta ve bunun gereği olduğu da bilinmelidir. Birçok gazeteci ve yazar çektiği fotoğrafların alt yazısında kendi görüşlerini ifade ederek ilgili adaya karşı yararlı olma yetisini göstermek için hata işlediğinin farkında olmamakta ve hiç bir seçmen oyunun rengini belli ettiği de görülmediği halde kişi gazetesinin satılması için başkalarının gücünü kullanma yetkisine sahip olmamalıdır. BU gibi yazarların gazeteleri belli bir guruba hitap etmekte ve çoğunluğun haberi bile olmamaktadır. Bunun için kişi sesini internette bildirmek durumunu ihtiyaç olarak görmektedir.
Bir örnek vermek gerekirse, bir aday dükkanları gezerken beraberinde olan bir gazeteci ve fotoğrafçı haklı olarak birlikte çekilen bir resmi gerek gazetesinde ve gerekse internette neşretme hakkına sahiptir. Ancak, bu fotoğrafın altında bir açıklama seçmenleri etkileme gibi bir ifadelere yer vermemesi düşünülmelidir. Hiçbir seçmen oyunu açıklamadığı gibi bir adayla seçmenleri gezen basın mensubu da gördüğünü ifade haricinde kişileri etkileyici sözlerden uzak durmalıdırlar. Bir basın mensubu haber için istediği adaylarla gezmeli ve esnafları gezerken beraber olmalı ve faka yorumları ile kişilere bir etkide bulunmamalıdırlar. Ayrıca da kendisi, bir yazar olarak seçmeni etkileyici bir açıklamayı uygun görmemelidir. Basın sahibi ve bir yazar her partiliye eşit mesafede olduğunu bilmelidir. Başkalarını etkileyici ifade, resim ve sözlerden uzak durmalıdırlar. BU duruşun seçim yasaklarına uygun bir duruş olabileceği de düşünülmelidir. Ne yazık ki birçok yazar kendi görüşleri dışında başka bir adayla gezi ve meydanlarda görülmeyi kabul etmemektedirler. Bu bakımdan basın taraf olmamalı ve taraf olduğu içindir ki haberlerinde tenkide mahal duruma gelmektedirler.
Kısaca, bir yazar kendi görüşlerine göre olayları ve olanları yoruma tabi tutmamalı tarafsız ifadelerle haberleri doğru ve adil olarak yayınlamalı, gazetesini tüm toplumca okunur duruma getirmelidir. Başkalarına sevilmek için yazı ve fotoğrafları süslemeye kalkışmamalıdırlar. Mahalli basın mensupları da daha çok bu hususlara özen göstermek durumunda olmalıdırlar. Bir adayın bölgesinde seçmenleri ile resim çektirmesini bir siyasi konu haline getirmemelidirler. Tüm adaylara başarılar diliyorum.