Görevli ve idareci amirlerin önemli birkaç görevi olmalıdır ve bunlara sadık kalmalıdırlar. Birincisi verilen görevi adil ve hakkı ile yerine getirmek, ikincisi kanunlara bağlı, sorumluluğunun bilincinde olmalıdır. Gerekli bilgi sahibi olmak, insani duygulara ve acıma hislerini taşımak durumunda bulunmalıdırlar. Daha dün Cenevre konferansı adı ile kurulan ve Suriye’deki krizi çözmek için bir araya gelen ilgili kişi ve taraftarların hiç bir tanesi zannetmeyin ki senden ve benden akıllı, insani duygularla dolu ve adil kişilerdir demeyiniz. Aksine, o kişiler taraftarları olan, hatırı sayılan ve gelmiş olduğu görev gereği bu toplantıya icabet eden kişilerdirler.
O toplantının en önemli bölümü olan insanların can, mal güvenliği, çocukların, gençlerin, kadın ve erkeklerin, ihtiyar dede ve ninelerin ölümden, vurulmaktan kurtarılmaları, yurtlarından kaçmak istememeleri, denizlerde boğulup canlarından olmamaları en önemli konu olarak bilinmeli ve bu toplantıda kıç bir konuya el atmadan tarafların toplantı sonuna kadar, istenen karar alınsın veya alınmasın, toplantı bitene kadar Suriye’de ateş kes kararı alınmalı ve huzur bir süre sağlanmalı, millet bir nefes aldırılmalıdır. Böylece, bu toplantı da değerini arttırmalıdır. Böyle bir düşünceye sahip olan tek kişi orada bulunmamakta ipe un serer gibi yavaş hareketlerle görüşeceğim yarın buluşacağız gibi laflarla işi uzatmaktalar ve bu süre içinde toplantıda hazır bulunanlar ve onlara bağlı olan insanlar, kuvvetler de karar verecekleri yerde oturmuş zaman kaybetmekte, bu süre içinde Suriye’de silahlar patlamakta, insanlar öldürülmekte, hatta toplantıda bulunanlara bağlı olanlar da bu istenmeyen davranışlarına devam etmekte, Rusya ve İran insanları öldürmekte, minik çocukların kaçmak için denizlerde boğulduğuna göz yummakta, bu insanlarda insanlık ve acıma duygusunun zerresinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu toplantıda bulunan insanların geçen zaman süresinin Suriye halkı için ne derece önem taşıdığını8 bilmeli ve can kaybının olmaması için gayret göstermelidirler. Ülkeyi yakıp yıkmaya, insanları öldürmeğe, göçe zorlamanın ne derece vahim olduğunu bilmeleri gerektiğini hiç akıllarına getirmemektedirler. Açlıktan ölen insanların, bir parça ekmeğe hasret kalanların ve basında görüldüğü gibi açlıktan kemikleri meydana çıkmış insanların ve küçük çocukların bu acı durumu karşısında, bu toplantıda bulunan insanların evlerinde bolluk içinde yaşamalarını düşünmeyenlerin içinde vicdan ve acıma duygusu olmadığı da bütün dünya halkı tarafından bilinmekte ve üzüntü ile gözlenmektedir.
Okyanusların coşkun dalgaları ile mücadele ederek başka ülkelere göç etmek isteyenlerin halini ve çektiğini bütün dünya görmekte, Cenevre’de toplananlar karar vermekte bu konuda acele davranıp son kararlarını vermeği hiç akıllarına getirmemekte, zamanın değerini bilerek karara yakın olmalarını dahi akıllarına getirmemektedirler. Bu toplantıda bulunanlar insani düşüncelerini ele alarak, her gün onlarca insanın ve taze gençlerle, minik yavruların öldürüldüğünü düşünecek duyguları bulunmadığı görülmekte, hiç de acil davranış sergilememektedirler. Bu gün, açık olarak düşünmeliyiz ve ifade etmeliyiz ki dünyada güvenilir tek bir lider bulunmamakta, hepsi kendilerini ve makamlarını koruma gayreti için uğraşmaktadır. Taraf tutmaksızın, açık olarak ifade etmek gerekirse dünyada, insan hayatına değer veren, acıma duygusu bulunan, göç edenlere ve canını korumak için yollara düşenlere kucak açan tek ülke liderinin Sayın Recep Tayip ERDOĞAN olduğu görülmekte ve kabul edilmektedir. Avrupa’da devletler ve liderler kendi ülkelerine sığınmak isteyenlere savaş açmakta, kapılarını kapatmakta ve bazıları da üzerlerinde parası bulunan göçmenlerin parasını almakta, onlara hain muamelesi yapmaktadırlar. Böyle bir idare, böyle bir anlayış ve böyle bir vicdan olur mu? Bunlar insanlıktan uzak, şahsi çıkarlarını korumaya çalışan ve insanlara karşı üstten bakarak makamlarını korumanın mücadelesini verenlerdir. Kendi ülke vatandaşlarını öldüren kişiye kucak açanlar ve onu destekleyerek yardımda bulunanlardan insanlık davranışı beklemenin hayal olduğu bilinmelidir. Allah’tan iyi idareci ve acıma duygulu liderler vermesini niyaz ediyorum.
