Mevcut partiler muhalefet olarak gerekli tenkitleri yaparak kendi taraftarlarına şirin görünmek için iktidara karşı gerekli gördükleri tenkitleri yaparlar. Ancak, mevcut partiler, iktidar olsun, muhalefet olsun dışa karşı olmaları, alınan ve uygulanan kararlara da aynı görüşü taşımaları gerekmektedir. Tüm partiler dışa karşı aynı görüşü taşımadıkça mevcut ülkenin birlik ve beraberliğini gösteremez ve dış güçler de bunu bir fırsat bilerek ülkemiz aleyhinde daha güçlü bir muhalif görüş sergilemeğe çalışırlar.
Bütün mevcut partilerin dışa karşı birlik içinde olmaları ve kararlarda ittifak durumunda bulunmaları ülkemizin güçlü olduğunun işareti olarak kabul edilmelidir. Bu durum, partilerin mevcut tüzüklerinde ayrı bir madde olarak belirtilmeli ve partiler bundan ayrı bir düşünce taşımamalıdırlar. İçerde gerekli tenkitler ve karşı görüşler sergilemek yanında dışa karşı birliğin olması da kaçınılmaz olmalıdır. örneğin, Suriye!ye karşı yapılan Süleyman Şah operasyonunda mevcut muhalefetin hatalı tutum ve açıklamaları dış güçlere güç vermekte, ülkemizin birlik ve beraberlik içinde olduğu izlenimini yaralamaktadır. Bu görüş ve karşı olma ile muhalefet bir yarar sağlayamayacağını da bilmelidirler. Yapılan bu Süleyman Şah naklinin çok daha önceden düşünüldüğü ve uygulamanın yapıldığı da muhalefetçe bilinmelidir.
Süleyman Şahın mezar yerinin Türkiye’ye ait olduğu 1920 yılında Ankara anlaşması ile belirtilmiş ve bunun yerinin değişmesi de gelecekte bir savaş durumunun düşünülmesi ile yapılan ve yeni yer tespiti ile taşınması uygun bulunmuştur. Hiçbir zaman bize ait olan araziden daha az bir araziye taşınmamış, daha geniş bir araziye ve emin yere taşınması düşünülmüştür. Bu yönden savunmasının da daha kolay olacağı dikkate alınmıştır. Mevcut muhalefet bu uygulamaya, dışa karşı birliği bozacak ve aleyhte bir davranış göstermekle karşı çıkmayı uygun görmüştür. Bu görüş siyasi bir rant sağlama yönünde kullanılmamalı, dışa karşı birlik içinde bulunulduğu görüşü bozulmamalıydı. Bunun savunması yanında bu uygulamayı bir gerileme ve çekilme olarak kabul etmek de çok hatalı bir durum olduğu bilinmelidir.
Bu uygulama için hiçbir yerden olur ve yardım alınmadan yapılmış olması ve ilgili ülkelerin bildiği ve Suriye’ye de nota verilmesi ile yapıldığı da açık olarak iktidarca kamu oyuna izah edilmiş olmasına rağmen buna muhalefetin karşı olması hatalı olup gelecekte de bir anlaşmazlığın ortadan kaldırılmış olması ile de ülke lehine bir davranış olduğu bilinmelidir. Süleyman Şah türbesinin taşınması üçüncü olarak belirtilmektedir. Suriye’de tahsis edilmiş toprak daha da fazla olarak belirlenmiş ve taşındığı köyde aynı anda bayrağımız göndere çekilmiştir. Bu bir övünç kaynağı olarak ve ordumuzun mevcut askerlerinin gücünü belirtmesi bakımından sevinilir bir durum olması gerekirken bunun aleyhinde siyaset yapmanın ülkeye zarar vereceği de bilinmelidir.
Ülkemizde mevcut muhalefet partileri esas görevleri olan taraftar bulma ve çok oy toplama amacı bu tür çalışmalarla elde edilemeyeceği bilinmeli ve daha güçlü bir muhalefetin varlığı aranmalıdır. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi, tüzükleri ve davaları ayrı olan partiler bu gün bir iç güvenlik yasasında birlik yaparak kanuna karşı olmakta ve birlik içinde hayır demektedirler. Eylem yapan insanların özgürlük içinde ve bir hak olarak gerekli yürüyüşü yapmaları yanında insanları öldürücü, vasıtaları yakıcı molotof kullanmaları, peçe takarak suç işlemelerine karşı muhalefetin üç partisi de birlik içinde karşı olmaları aklın ve mantığın kabul edeceği bir anlayış değildir. Bu durumları ile ilgili muhalefet neden bu yolu seçtiğinin gereğini anlatmalıdır. Bilinen şudur ki, iktidar yolunu seçimle kazanamayacaklarını ve sokaktan umut beklediklerini açık olarak göstermektedirler. Bu görüş çıkış yolu olmamalıdır. Mevcut muhalefet bu tutumlarını değiştirmelidirler. Benden söylemesi. Bu tutumlarından bir yarar beklememelidirler. Meclisi kirletmeğe çalışmamalıdırlar. O meclis milletin meclisidir. Eylem yeri, oturma eylemi yapma yeri değildir.