Tarih 1857. Nevyork’da işçi kadınlar haklarını arama mitinginde polislerin müdahalesinde meydana gelen çatışmada 150 civarında kadın hayatını kaybetmiştir. O günden sonra sekiz mart günü DÜNYA KADIN HAKLARI günü olarak kabul edilmiş ve gerekli üzücü olsa da kutlamalar sürdürülmektedir. Asırlardan bu yana kadın ve erkekler arasındaki haklar bakımından anlaşmazlıklar asrımıza kadar devam ede gelmektedir. Ancak, iftihar etmeliyiz ki Atatürk’ün kadınlara tanıdığı hakları dikkate alırsak şanslı ülkeler arasında yer aldığımızı söyleyebiliriz. Buna çok açık bir örnek olarak bizdeki kadınlarımızın seçme ve seçilme hakkının bazı ülkelere nazaran çok önce tanındığını da iftiharla ifade etmek istiyorum.
Uzun yıllar erkeklerin idari mekanizmadaki rol ve yetkileri sebebi ile kadınlarımız ikinci planda tutularak hakları yönünden bir gelişme sağlanamamıştır.Bu gün kadınlarımızla ilgili bir bakanlığın olması önemli bir gelişme sayılmalıdır. BU bakımdan yapılan hizmetlerin de takdire şayan olduğu bilinmelidir. Ülkemizin 1985 yılında benimsediği, kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi 19 Ocak 1986 da kabul edilerek üçüncü dünya kadın konferansının akabinde ülkemizde beş ve altıncı beş yıllık kalkınma planları çerçevesinde kadın politikaları geliştirmek amacı ile Kadın statüsü ve sorunları genel müdürlüğü kurulmuş ve bununla kadınlara özgü sorunların parlamentoya taşınmasında kadınlar lehine kararlar alınmasında önemli adımlar atılmıştır.
Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi ile kadın erkek eşitliğinin sağlanması, cinsiyet ayrımcılığının ortadan kalkması için sağlık, eğitim, istihdam, sosyal yaşam, kadın ticareti, şiddet ve medya konularında alınmış önlemlerle önemli aşamaya gelinmiştir.
Bu sözleşmenin amacı;
-Türk kadınının eğitim seviyesini yükseltmek.
-Tarım, sanayi ve hizmetler kesiminde ekonomik hayata katılımını arttırmak.
-Sağlık, sosyal ve hukuki güvenliğini sağlamak,
-Kadın statüsünü genel olarak geliştirmek, eşitlik içinde sosyal, ekonomik,kültürel ve siyasi alanlarda onlara hak ettikleri statüyü kazandırmak
- Son medeni kanunla da boşanmalarda karı koca arasındaki mal varlığının eşit taksimi ile de kadın hakları koruma altına alınmıştır.
Bu cümleden olarak da kadınların haklarına sahip çıkmaları, aile içi sorumlulukları ortaklaşmaları, müşterek paylaşımın sağlandığı çocuk yetiştirmede ana ve babanın ortak sorumluluğu olduğu, doğum yapan kadınlara çalışanları için süt izni ve buna benzer haklar verildiği, hayatın müşterek yaşandığı ile ilgili önemli gelişmeler sağlanmıştır. Bu alanda kurulmuş olan aile ve sosyal güvenlik bakanlığı tarafından kadınlarımıza ait önemli hakların tanındığı da unutulmamalıdır.657 sayılı devlet memurları kanununun son değişikliği ile de bazı hakların tanınacağı da bilinmelidir.BU gelişmelerle, ülkemizde kadın ve erkek eşitliği sağlanmış, ekonomide, iş alanında, devlet mekanizmasında çalışacak personel bakımından kadınlara da yer verilerek eşitlik daha çok geliştirilmiştir. Tüm kadınlarımız görev ve sorumluluklarının bilincinde bulunarak çalışmalarını sürdürmektedirler. Kendilerine sağlık ve başarılar diliyorum.