Ülkemizde bu güne kadar yapılan genel seçimlerden çok daha önem arz eden bu millet vekili seçimi üzerimize yükleyeceği sorumluluk diğerlerinden çok olacak, oy verilmesi sonucu sevinecek veya üzüntü duymuş olacağız. İnşallah, düşünerek ve geçmiş durumdan hisse alarak oyumuzu bu doğrultuda kullanmayı düşünmek durumunda olmalıyız.Yedi haziran seçimleri sonucu bir tarafa çekilerek kapılarını kapatanlar, koalisyona ve hatta seçim hükümetine dahi karşı olanlar, ona bakan vermeyenler bu günün sorumluluğuna katlanmalı ve bunu düşünerek ikinci kez bu durumlara düşmemeğe gayret göstermeliyiz.İktidar olmak ve hükümet kurmak için büyük sıkıntılar çekildiği unutulmamalı,ana arısı bulunmayan kovanda arıların yaşamayacağını düşünemeyen ve hükümetsiz bir ülkenin huzurlu bir yaşamının bulunmayacağını anlamayanlara bir kasımda iyi bir ders verilmeli ve ülke huzura kavuşturulmalıdır.Bunun tek nedeni de mevcut muhalefetin tamamının mevcut iktidarı düşürmekten başka bir düşünceleri olmadığı ve ülkeyi ikinci plana ittikleri da açık olarak bu davranışlarından anlaşılmış olmaktadır.
Bu yazımı okuyacak sayın okurlarım şahsımın bu ifadelerini bir partili gibi kabul etmemeli ve bizzat bir gerçeğin ifadesi olduğunu da kabul etmelidirler.Seçim isteyeceksin, anayasa gereği seçime gitmek için bir seçim hükümeti kurulacak, ona da bakan ve vekil vermeyeceksin,kapılarını kapatacaksın, partinden iştirak ederek vatanını üstün tutanı da ihraç edeceksin, o zaman amacının ne olduğu u bu millete ve seçmenlere anlatmak durumunu düşünmelisin. Sayın cumhurbaşkanı dahi bir ifadesinde, iktidar için ve diğer önemli kanunları çıkarmak için hangi parti olursa olsun beş yüz millet vekili istiyorum sözü ile asisi halkımıza bir uyarıda bulunuyor.Bu söz üzerine ülkenin varlığını düşünerek bölünmeye gitmemeli ve hizmet yarışında bulunacak, mevcut yarım kalmış eserleri ve yatırımları tamamlayacak bir iktidarı oluşturmağı amaç edinmelisiniz.
Mevcut duruma göre ülkenin yararına olmak üzere, mevcut kaostan kurtulmak ve koalisyon kurmaya yanaşmayan, seçim hükümeti bile kurmayı istemeyen, tek amaçları iktidar gitsin de ülke ne olursa olsun diyenlere bu duruma göre bir kasımda bir örnek ders verilmesi seçmenimiz tarafından düşünülmelidir.Bu gibi durumlara düşmemizin nedenleri arasında iç ve dış mihrakların etkisi olduğu da çok açık olarak bilinmelidir.Kalkınmakta olan ve yeni bir Türkiye’nin varlığı için tüm millet olarak elimizin taşın altına koymalı ve düşmanlara karşı dik durduğumuzu, birlik ve beraberlik içinde olduğumuzu göstermeğe çalışmalıyız.Dünya ve çevremizde düşmanların bulunduğunu, çok ülkelerden bizleri istemeyenlerin varlığını düşünerek onlara karşı dik durmak durumundayız.
Bu milletimiz Türk’ü. Kürdü,Laz’ı ve her etnik gurupla bir istiklal savaşı kazandığı bilinmeli, yeni Türkiye’nin varlığını kabul etmeli, düşmanlarla yüz yıl süreli olarak yapılan anlaşmaların vadesi 2023 de sona ereceği ve o zaman ülkemizde bir atılımın gerçek olacağı bilinmeli ve boğazlar sorunu gibi birçok sorunun da sonuna gelinmiş olacağı düşünülerek o tarihe kadar ve ondan sonra da devamlı olarak birlik ve beraberliğimizi devam ettirmeğe çalışmalıyız.Milletimiz içinde mevcut tedbirleri almayanları bu cehaletten kurtarmak, içinde bulunduğumuz istenmeyen durumdan farkında olmayanları da bu gafletten uyarmak,asil işin içinde olan ve ülke aleyhinde ihanet içinde bulunanları da etkisiz hale getirmek en büyük görevimiz olmalıdır.Rabbime çok şükürler olsun ki bu ihanet içinde bulunanlardan çok daha fazla bir ekseriyetin varlığının emin ellerde olduğunu da bilindiğim için tehlikelerden uzak olduğumuzu da bilerek huzur bulduğumuzu belirtmek istiyorum.Allah’ımdan ülke ve millet adına hayırlı çalışmalarda bulunanlara yardım ve desteğini esirgememesini niyaz ediyorum