Fatih Sultan KAR

TÜRK SİYASETİNDE AYKIRI BİR PORTRE

  • 0
  • 0
  • 459

RİZE ÇAYELİ BÜYÜKKÖYLÜ YAŞAR OKUYAN

Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Ankara'da tedavi gördüğü hastanede 74 yaşında hayatını kaybetti. Renkli bir siyasi yaşama tanıklık eden Okuyan’ın hayatından notları sizlerle paylaşıyorum.

Yaşar Okuyan, aslen Rize'nin Çayeli ilçesine bağlı Büyükköy'den Yalova'nın Elmalık köyüne yerleşmiş bir ailenin çocuğu olarak 28 Ağustos 1950'de doğdu. İstanbul Özel Gazetecilik Yüksek Okulu'ndan mezun olan Yaşar Okuyan, 21 yıl çeşitli gazete, dergi ve ajansta muhabirlik, foto muhabirlik, köşe yazarlığı, istihbarat müdürlüğü yaptı ve sürekli basın kartı almaya hak kazandı. Bir dönem İmbat Şirketler Grubu yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptı.

12 EYLÜL SÜRECİNDE CEZAEVİ İLE TANIŞTI
Okuyan, aktif siyasete 1970'li yılların başında MHP'de başladı. O yıllarda MHP'nin yayın organı Hergün gazetesinde köşe yazarlığı ve Ülkücü Gazeteciler Cemiyetinin başkanlığını yaptı.  12 Eylül 1980'de yapılan askeri darbenin ardından, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda MHP genel sekreter yardımcısı olarak yargılandı. Mesut Yılmaz’ın 1991 yılında ANAP liderliğine seçilmesinden sonra 1995 yılında bu partiye katıldı. ANAP'ta sürekli Ülkücü geçmişiyle anıldı. Eski kimliğini rencide etmemeye, ancak ANAP'lı kimliğini vurgulamaya özen gösterdi. Özgeçmişinde MHP yıllarını gazetecilik yaptığı dönem olarak tarif etti. Yalova'nın il olmasından sonra 20. ve 21. dönemde Yalova milletvekili seçildi. 1999-2002 yılları arasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yaptı. Okuyan, Mesut Yılmaz'la ters düşünce bakanlık görevi ile ANAP'tan ayrıldı. ANAP'tan istifa etmesinin ardından 2002 yılında eski partisi MHP'ye katıldı. Daha sonra MHP'den de ayrıldı ve 2004 yerel seçimlerinde Doğru Yol Partisinden Yalova belediye başkan adayı oldu, fakat seçilemedi. Kasım 2004'te Ankara kulislerinde yeni parti kuracağı söylentileri dolaştığı sırada, 28 Şubat Süreci'nde Hüsamettin Cindoruk ve ekibi tarafından kurulmuş olan Demokrat Türkiye Partisinin başına geçti. Mayıs 2005 olağan kongresinde partinin ismini Hürriyet ve Değişim Partisi olarak değiştirdi; partinin amblemi de ‘yeşil zemin üzerinde güneş’ oldu. Böylece beş yıl içinde altı genel başkan değiştirmiş bulunan DTP tarihe karışmış oldu.

ÇOK PARTİLİ BİR YAŞAM
2007 yılında düzenlenen Cumhuriyet Mitingleri'ne katıldı. 2008 yılında genel başkanlığını yaptığı Hürriyet ve Değişim Partisini kapatarak, kadrosuyla birlikte Halkın Yükselişi Partisine katıldı. Daha sonra Yaşar Nuri Öztürk tarafından partiden ihraç edildi. İşçi Partisinin 15 Şubat 2015 tarihinde yapılan kongresinde kurulan Vatan Partisinde genel başkan yardımcılığına getirildi. 2018 yılında görevinden ayrıldı. Aynı yıl CHP'ye üye oldu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i hedef alan açıklamaları sonrasında 22 Şubat 2023 tarihinde CHP'den ihraç edildi.

DARGIN AYRILMADILAR
Yaşar Okuyan, evli ve üç çocuk babasıydı. 1980 öncesinde MHP'de siyaset yaptığı dönemde, kardeşi Arif Okuyan TKP üyesiydi ve parti organlarından Ürün dergisinin sahibiydi. "Faşist bir ağabeyim olduğu için utanıyorum" diyen Arif Okuyan, bu nedenle adını da Ekim Devrimi'ne gönderme yapacak şekilde değiştirmiş ve Arif Ekim olmuştu. 1980'li yıllar sonrasında 'faşist' ağabey ve 'komünist' kardeş barışmışlardır. Arif Ekim Okuyan 2 Haziran 2023 tarihinde hayatını kaybetmiştir. Yaşar Okuyan Başkent Üniversitesi Hastanesi'nde 26 Aralık 2023 günü çoklu organ yetmezliği sebebiyle 73 yaşında öldü.

İNSANLIK DIŞI ŞEYLER YAŞADI
Yaşar Okuyan 12 Eylül darbesi ve Alpaslan Türkeş ile ilgili anılarını Akşam Gazetesi Yazarı Deniz Güleç’e anlatmıştı. İşte Deniz Güleç’in yorumuyla Yaşar Okuyan’ın 12 Eylül ve Türkeş hatıraları:

'12 Eylül 1980 darbesi öncesinde toplum tam anlamıyla cinnet geçiriyordu. Her gün yeni ölüm haberleri geliyordu. Bir onlardan, bir bizden. Sonra darbe. 3 yıla yakın hapis yattım, 10 yıl idamla yargılandım. Mamak Cezaevi'nde sağcı da, solcu da insanlık dışı şeyler yaşadı. Diyarbakır'da, Metris'te, Mamak'ta olanlar araştırılmalı ve hesap sorulmalı. Kenan Evren'i affeder miyim? Affetmek Allah'a mahsustur...'

KARDEŞ KARDEŞE DÜŞMÜŞTÜ
Bu ifadeler dönemin MHP Genel Sekreter Yardımcısı Yaşar Okuyan'a ait... Ancak Okuyan'ın o dönem bir farkı daha vardı. O puslu havada gerçekten 'Kardeş kardeşe düşmüştü'. Ve Okuyan Ailesi o ailelerden biriydi. Arif ve Yaşar tamamen farklı iki siyasi kanatta birbirlerine karşı savaşıyordu. Biri solcu diğeri sağcıydı. Biri DİSK'te aktif görev yaparken, diğeri MHP Genel Sekreter Yardımcısı'ydı ve devrimcilerin nefret ettiği Türkeş'in sağ koluydu. Arif, soyadını ağabeyiyle aynı olmasın diye 'Ekim' olarak mahkeme kararıyla değiştirdi. Zıt kutuplardaki iki kardeş tam 10 yıl hiç konuşmadılar. Arada kalan anneleri yıllarca gözyaşı döktü.

14 YAŞINDA TÜRKEŞ İLE TANIŞTI
Yaşar Okuyan'ın henüz 14 yaşında bir çocukken ilk kez gördüğü Alparslan Türkeş'le Yalova'da başlayan macerası, 12 Eylül'e, Mamak Askeri Cezaevi'ne, Dil Okulu'ndaki tutsaklık günlerine ve idamla yargılandığı Sıkıyönetim Mahkemeleri'ne kadar uzandı. Okuyan, cezaevinden çıktıktan sonra yıllarca takım elbiselerinin vatkasında 'Bir gün yeniden oraya gidersem intihar ederim' diyerek jilet taşıdı. Ve darağacının gölgesinde 10 yıl süren davadan beraat edip siyasete atıldı. Yıllar sonra bir gün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda 'Bakan koltuğunda' otururken, içeri ihtilalin komutanı Kenan Evren girdi. Biri ihtilalin mağduru, diğeri komutanı iki insan, ilk defa baş başa bir araya geldiler...

DARBE İLE UYANDILAR
Yaşar ve Arif Okuyan, İstanbul Fatih'te yaşayan Rize Çayelili bir ailenin iki oğluydu. Yaşar Okuyan 1950 yılında dünyaya geldi. Sabire ve Sultan Okuyan senelerce 'Sefertası' adını verdikleri küçük bir bakkal dükkanını işlettiler. İki oğullarını okutmanın mücadelesine girdiler. Okuyan'ın çocukluğu ilginç bir döneme denk geldi. O yıllarda mitingler, Okuyan Ailesi'nin evinin hemen yanındaki Fatih Camii'nin avlusunda düzenleniyordu. Rahmetli Menderes'i ilk orada gördü. Hayat bu. O yıllarda küçük Yaşar, CHP Fatih İlçe Yönetim Kurulu üyeliği yapan babasıyla sokaklarda CHP bayrakları asıyordu. Bir sabah uyandıklarında kapılarında DP döneminin kırmızıyla boyanmış ünlü çarpı işaretlerinden birini buldular. Derken bir başka sabah marşlarla gözlerini açtılar. 27 Mayıs ihtilaliyle. Okuyan Ailesi, ihtilali sevinçle karşıladı. Kaderin garip bir cilvesi! O yıllarda küçük birer çocuk olan Yaşar ve kardeşi Arif Okuyan, 20 yıl sonra gerçekleşecek bir başka ihtilalin mağduru olacaklarından henüz haberdar değillerdi.

KOÇALLARIN TORUNU

TÜRKEŞ'İN KAPISINDA SOPAYLA NÖBET TUTTUM
Yaşar Okuyan'ın dedesi Rasim Koçal ve dayısı Turan KoçaL sıkı birer Türkeş'çiydi. Türkeş 1964 yılında hayatını kaybeden eşi Muzaffer Hanım'la birlikte Yalova'ya ziyarete geldi. O dönem henüz Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi Genel Müfettişi sıfatını taşıyordu. Okuyan'ın hayatını değiştiren tanışma o yıl yaşandı: '14 yaşındayım. Harçlıkları dedemden alıyorum. Yaz, kızlarla gezip tozuyorum keyfim yerinde. Dedem bir gün beni çağırdı: 'Her sabah bir Tercüman, bir süt, bir ekmek alıp Türkeş'e götüreceksin' dedi. Hoşuma gitmedi tabii. Ama işin ucunda harçlık var. Her sabah bisikletimle paketi Türkeş'e götürmeye başladım. Kibarca teşekkür etti, başımı okşadı. Sonra bir gün beni çağırdı ve tam 1 saat anlattı. Türkiye'yi anlatıyor bana Türkeş. Üçüncü gün artık bende öyle bir his oluştu ki, 'Türkeş çok mühim bir adam. Ona kötülük yapabilirler' dedim. Akşam elime bir sopa aldım, evden kaçıp bütün gece Türkeş'in kapısının önünde nöbet tuttum. Başına bir şey gelmesin diye.' Okuyan, bu tanışmanın ardından aktif ülkücü hareketin içinde yer almaya başladı. Milliyetçiler Derneği'nin Yalova şubesini açtı. Ancak yaşı tutmadığı için görev alamadı. 1968'de İstanbul Pertevniyal Lisesi'nde okurken disiplin kuruluna kesin ihraç istemiyle verilecek kadar hareketin içinde yer alan Okuyan, bir yandan da üniversiteye hazırlandı. O dönem liselerde taşlı sopalı kavgalar yaşamadık. Duvarlara üç hilaller çizdik ama en azından benim bulunduğum grupta kanlı olaylar olmadı' diye anlatıyor. Okuyan, İstanbul Hukuk Fakültesi'ni kazandı, solcuların saldırısına uğradığı için kayıt bile yaptıramadı. O dönem Deniz Gezmiş, Ömer Ayna gibi önemli isimler İstanbul Üniversitesi'nde efsane haline gelmişti. Çareyi İstanbul Gazetecilik Yüksek Okulu'na kaydını yaptırmakta buldu. Bunun ardından partinin gazetelerini çıkarmaya ve muhabir olarak çalışmaya da başladı.

BİRBİRİNE TAŞ ATAN 2 BAKAN
O yıllar sadece devrimciler ülkücülerle kavga etmiyordu. Milliyetçiler içinde yol ayrımına gelinen zamanlardı. Bir yanda Nihal Atsız diğer yanda Alparslan Türkeş: '1969'da Adana'da CMKP'nin kongresi oldu. İstanbul'dan otobüslerle gittik. O kongrede CMKP'nin ismi MHP'ye dönüştü ama çok büyük kavgalar oldu. İkiye ayrıldık. Bize İslamcılar diyorlar, biz onlara Türkçü diyoruz, o grup bozkurt amblemi istiyordu. Biz üç hilal olsun diyorduk. Hatta hilal içinde bozkurt olsun, gençlik kolları bunu kullansın falan da dendi. Kongrede sopalarla birbirimize girdik, polis ayırdı. Sonuçta isim MHP, amblem üç hilal oldu. Türkçü grubun başında Abdülhaluk Çay var. Dönüşte 7 otobüs peşimize düştüler. İstanbul'a kadar kovalamaca oynadık. Bolu yakınlarında bariyer kurup yola kayalar attılar. Şoför gaza basıp geçti, canımızı kurtardık. O grup süreç içinde tasfiye oldu. Mesela Nihal Atsız'ın cenazesinde bile bir gerginlik yaşanmıştır. Sonra o gruptan Çay'la çok iyi arkadaş olduk, hala görüşüyoruz.' 1971 yılında artık siyasetin tamamen içindeydi. MHP büyük kongresinde Türkeş'in listesini genç ekibi arkasına alarak deldi. GİK'in en genç üyesi oldu: 'Seçildikten sonra 1 hafta kayboldum. Türkeş'in tepkisinden çekindim. Türkeş seçildiğimi görünce çok şaşırmış ama ses etmemiş. İlk GİK toplantısına girmeden önce rahmetli Gün Sazak devreye girdi. 'Kızmam' deyince gidip elini öptüm. Bana 'Medeni cesaretinden dolayı tebrik ederim' dedi.'

TÜRKEŞ'LE HACC GİDERKEN TABANCA GÖTÜRDÜM
Türkeş'in hac fotoğrafları şimdiye kadar hiç yayınlanmadı. Hacca beraber gittik. Türkeş'e bir şey olur korkusuyla gizlice silahla gittim hatta. Kabe'nin içinde silahla dolaşmak kesinlikle yasak, cezası ölüm. Nereden bileyim. Almışım yanıma. Bir ara Kabe'nin içinde kaydı, aldım ihramın altına soktum. Görenlerin tabii gözleri fırlıyor. Kabe'nin içini Türkeş'le beraber temizledik. O süpürge hala bizim ailededir. Son tavaftan sonra çıkınca mutlaka tıraş olmanız gerekiyor. Türkeş'in saçı da orada kesildi. Bu sırada tehditler alan Okuyan 1975'ten sonra koruma polisiyle gezmeye başladı. Üç sefer saldırıya uğradı. Bir seferinde Fen Edebiyat Fakültesi'nde üzerlerine ateş açıldı ve Yusuf İmamoğlu isimli bir partili hayatını kaybetti.

ECEVİT TÜRKEŞ'İ NEDEN REDDETTİ?
Türkiye artık cinayetleri kanıksamıştı. Her gün bir solcu, bir ülkücü genç öldürülüyordu. Bu sırada partide Genel Sekreter Yardımcılığı görevini üstlenen Okuyan, Genel Başkan Yardımcısı Gün Sazak'a yakındı: '1978... Bir solcu öldürülüyor, cenazesinde 'Kahrolsun Türkeş' diye bağırıyorlar. Ülkücü cenazesinde 'Kahrolsun Ecevit' diye bağrılıyor. Rahmetli Gün Sazak o zaman Büyük Ankara Oteli'ne giderdi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Vedat Dalokay ile dost olmuşlar. Gün Bey'e bir gün, 'Bayram yaklaştı. Ecevit ve Türkeş'i bir araya getiremez miyiz? Bir yumuşama getirir, güzel mesaj olur' dedim. Gün Bey bu fikri çok sevdi, o gün Vedat Dalokay'a anlattı. Dalokay Ecevit'i, Sazak Türkeş'i ikna edeceğini söyledi. Gerçekten de Türkeş teklifi kabul etti. Bana, 'Ecevit gelir mi acaba' diye sordu. 'Neden olmasın' dedim. Türkeş, 'Gerekirse önce biz onun evine gideriz' dedi. Dalokay Ecevit'e söylüyor. Ama Ecevit, 'İyi olur ama ben buna örgüte anlatamam Vedat' diye reddediyor. Buluşsalardı ne olurdu? Kan durmazdı ama, 10 kişi öleceğine 5 kişi ölürdü. Türkeş'le Ecevit kol kola girmiş bayramlaşıyor. En azından birilerinin düşünmesini sağlarlardı. Birkaç yıl sonra Dil Okulu'nda tutukluyken Ecevit'e bu olayı hatırlattım. 'Sayın Okuyan örgüte kabul ettirmek mümkün değildi' dedi. 'Ama bakın efendim şimdi hep beraber buradayız' dedim. 'Doğru söylüyorsunuz' deyip gülümsedi.'

BAŞBUĞ'UN YALOVA'DA GİZLİ NİKÂHI
'Evlilik hazırlıklarını gizlilik içinde yürütme kararı aldık. Adres belli oldu: Yalova'da gizli nikah kıyılacak. Dedem Rasim Koçal'ın Cumhuriyet Caddesi'ndeki evini ayarladık. Hatırladığım kadarıyla Rasim Koçal, dayım Turan Koçal, Mehmet Doğan, Faruk Akkülah da vardı. Seval Türkeş, Ankara Yüksek Öğretmen Okulu öğrencisi. Ben Seval Hanım'la daha önceden tanışıyorum. Çanakkale organizasyonumuza katılmıştı. Türkeş Bey'in Seval Hanım'la tanışmasını sonra öğrendik. 50 kişi seçiyorduk. Onlara Türkeş 10 gün süreyle özel eğitim veriyordu. Türkiye'nin meseleleri, uluslararası ilişkiler gibi. Seval Hanım o gruplardan birinin içindeydi. Öyle tanışmışlar. Kimle evlenecek derken Seval çıktı. Şaşırdım tabii.' 'Nikahta, Seval Hanım'ın bir arkadaşı ile kardeşleri de vardı. Gizlice Yalova'ya geldik. Belediye Başkanı'nı çağırdık. Ama o gün enteresan bir şey oldu. Nikahtan hemen önce Yalova'da yürüyorum, bir baktım Namık Kemal Zeybek. Telaşlandım. 'Eyvah öğrendiler' dedim. Ama tesadüfen gezmeye gelmiş. Derin bir oh çektim. Sonra nikah ve dini nikahı kıyıldı. Türkeş'in şahidi yanılmıyorsam Faruk Akkülah, Seval Türkeş'in şahitliğini de Rasim Koçal yaptı. Türkeş heyecanlı mıydı bilemem. Öyle görünmüyordu. Nikah sonrası yemek yendi. Sonra karanlıkta arabalarına bindirdik ve Ankara'ya gönderdik. Duyulunca tabii kıyamet koptu. Türk Ocakları karıştı. Epey bir laf yedik ama sonra herkes kabullendi.'

ÜLKÜCÜ KOMÜNİST DİYE ARANIYOR
Okuyan GİK üyesiyken 12 Mart muhtırası yaşandı. Kendisini jandarmanın aradığını duyunca bir süre saklanmayı tercih etti. Sonra avukatı aracılığıyla ilginç aranma hikayesini öğrendi: 'Fatih'teki evimizi basmışlar. Bende solcuların dergileri de var. Ne diyor bu adamlar diye okuyorum. Komutan babama çıkışmış, 'Senin oğlun komünist anarşist' demiş. Babam 'yahu benim bildiğim o ülkücü' demiş ama dinletememiş. 'Mao'nun Zindanları' isimli bir kitap var bende. Halbuki MİT'in yayınladığı iddia ediliyor. Anti komünist bir yayın. Emniyet'e teslim oldum. Selimiye'de 4 gün kaldım. Son gün 'defol bir daha gözükme deyip' yolladılar. İlk içeri girişim komünistlik yüzündendir.' Ardından Okuyan gazeteci olarak Selimiye'de solcu gençlerin davasını izledi. Mahir Çayan'ların öldürülmesi, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına idam kararları... 'Bir tek gün idamı desteklemedim' diyen Okuyan, o dönem solculardan dayak yediğini de itiraf ediyor. Ancak kendi arkadaşlarıyla onları dövdüklerini de! Yıl 1976, Alparslan Türkeş'in hayat arkadaşı Muzaffer Hanım'ın rahmetli olmasının ardından Türkeş zor günler geçirdi. Türkeş'in ikinci evlilik kararını öğrenen birkaç kişi arasında Okuyan da vardı. 'Muzaffer Hanım çok saygıdeğer, derinliği olan bir kadındı. Türkeş'in zor günlerinde hep yanında olmuştur. Muzaffer Hanım vefat ettikten sonra Türkeş çok yalnız kaldı. Bir gün Genel Başkan Yardımcısı Faruk Akkülah'a, yeniden evlenmek isteğinden söz etmiş. Akkülah şaşırmış tabii. Çünkü hiç konuşulmayan bir mesele. Türkeş fikrini sorunca, iyi olabileceğini söylemiş. Sonra da Türkeş bizimle paylaşınca, 'Nasıl isterseniz' dedik. Ancak o sırada camia böyle bir şeye hazır değildi. Türk Ocakları adeta Türkeş'e karşı bir isyan noktasına geldi. Evlenecek lafı duyulunca infial çıktı. Türkeş çok rahatsız oldu.'

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları

Dünya madalya takıyor ya biz

  • 0
  • 0
  • 262

Bu topraklardan bir Cimilli İbo geçti

  • 0
  • 0
  • 411

PFDK Eski Başkanı Karaahmetoğlu Hayatı Kitap Oldu

  • 0
  • 0
  • 436

İçimizden biri halkın sesi Ayhan Alptekin

  • 0
  • 0
  • 408

RİZE’DEN DÜNYAYA AÇILAN PENCERE: YELKENCİLER

  • 0
  • 0
  • 320

İşte böyle bir adamdır Fehmi Memişoğlu

  • 0
  • 0
  • 385

Rize deyip geçilmez...

  • 1
  • 0
  • 500

Atma türkü geleneğinin atası

  • 0
  • 0
  • 404

Çayelili Ali Fuat Albayrak'ın ardından

  • 0
  • 0
  • 487

Pazarlılar Birliği'nde kitap tanıtımı ve imza günü

  • 0
  • 0
  • 387

Rize çayının tarihinden kesitler

  • 0
  • 0
  • 361

Türk denizcilik tarihinin unutulmaz Rizelisi

  • 0
  • 0
  • 416

Baba Reis Ekrem Orhon'dan anlamlı mektup

  • 0
  • 0
  • 425

Orhan Balta sendikacılık tarihinde iz bıraktı

  • 0
  • 0
  • 441

İkizdereli 'Gezmişoğulları'ndan: Deniz Gezmiş

  • 1
  • 0
  • 695

Servet Yardımcı: Her şey Rize'de başladı

  • 0
  • 0
  • 384

Karaahmetoğlu'ndan Yardımcı'ya tam destek

  • 0
  • 0
  • 457

Rize İyidere Sarayköylü ölümsüz bir kahraman: Kahraman Kalkavan

  • 0
  • 0
  • 432

Onların da yolu Rizespor'dan geçti

  • 0
  • 0
  • 455

Rize Belediye Eski Başkanı Ziya Çalışır

  • 0
  • 0
  • 436

Rize siyasetinin güçlü hafızası Sami Kumbasar

  • 0
  • 0
  • 446

30 KUPONA ALINMADI BU VATAN KURTULUŞ MUHACİRLİK VE RİZE

  • 0
  • 0
  • 394

Bir kentin ardında kalan! Rize'nin meşhur 'Kara Valisi' Mehmet Hurşıt Akkaya!

  • 0
  • 0
  • 351

En büyük silahı hayal gücü olan bilge bir gezgin: Cemal Gülas

  • 1
  • 0
  • 439

Mapavrili Dursun Ali Sarıoğlu

  • 0
  • 0
  • 513

Ne Söyledim Sana Ne Söyledim Hiç Oralı Olmadın

  • 0
  • 0
  • 416

Kızıldere Katliamının 52. Yılında Ardeşen Öceli Cihan Alptekin

  • 0
  • 0
  • 1132

Milli Mücadelenin Unutulmaz Deniz Kahramanlığı

  • 0
  • 0
  • 404

Bizim Derenun İnsanı Abdurrahim Albayrak

  • 0
  • 0
  • 434

Elleri Kelepçeli Fenerbahçe Başkanı Ve Rize Mebusu

  • 0
  • 0
  • 548

Çayeli Haytefli Sucu Baba

  • 0
  • 0
  • 428

Size Bize Hepimize Yeter Rize'de

  • 0
  • 0
  • 377

NASIL DA ÇAPRPARDI KALPLER ŞENOL BİROL GOL DİYE

  • 0
  • 0
  • 529

SÜLEYMAN KAZMAZ’IN ANILARINDA RİZE’NİN İŞGAL YILLARI

  • 0
  • 0
  • 440

Rizeliler Hep Atasının Yanında Olmuştur

  • 1
  • 0
  • 1231

Rize Eski Valisi Kamil Nezih Okuş

  • 0
  • 0
  • 577

Bilir misin Hemşehrim Rize’nin Köylerini

  • 0
  • 0
  • 445

Çayeli’nin Eski Adının Çaybaşı Olduğunu Biliyor muydunuz?

  • 0
  • 0
  • 486

Rize İkizdere Gezmişoğullarından Deniz Gezmiş

  • 0
  • 0
  • 741

Karadeniz'in İncisi Güzellik Mabedi Rize

  • 0
  • 0
  • 454

Onu Dünya Gıpta İle İzliyor Ödüllendiriyor Ya Biz?

  • 0
  • 0
  • 522

1922 Yılında Rize

  • 0
  • 0
  • 494

Pazarspor’un 50. Yıl Etkinliği İstanbul'da Yapıldı

  • 0
  • 0
  • 429

Türk Sanat Müziğinin Yıldızı Yüksel Uzel Vefat Etti

  • 0
  • 0
  • 576

Türkiye'nin İlk Yerli Boya Üreticisi Hayırsever İş Adamı Ahmet Hamdi İshakoğlu

  • 0
  • 0
  • 495

Rize İlinin Yakın Tarihine Dair Hatıralar

  • 0
  • 0
  • 873

TÜRK SİYASETİNDE AYKIRI BİR PORTRE

  • 0
  • 0
  • 459

BİR KÜLTÜR ABİDESİ TULUMU KONUŞTURAN ADAM: REMZİ BEKAR

  • 0
  • 0
  • 579

ÜLKE YÖNETİMİNDE SÖZ SAHİBİ RİZE PAZARLILAR

  • 0
  • 0
  • 646

RİZE GÜNLERİ ÜZERİNE

  • 0
  • 0
  • 517

PAZARLILAR BİRLİĞİ DERNEĞİ GENEL KURULU YAPILDI

  • 0
  • 0
  • 601

Vefatının 14. Yılı Anısına (18 Kasım 2009)

  • 0
  • 0
  • 864

Servet Yardımcı: Rize Hatıralarımızın Şehridir

  • 0
  • 0
  • 659

KAZIM KARTAL’IN RİZE ÇAY TARİHİNE KATKILARI

  • 1
  • 0
  • 817

KİMLER GELDİ KİMLER GEÇTİ

  • 0
  • 0
  • 961

Futbol Sahalarının Arap Ahmet’i

  • 0
  • 0
  • 828

Çamlıhemşin Çinçivalı Murat Karayalçın’ın Anıları

  • 0
  • 0
  • 649

1946 Yılında Hazırlanan Rize Şehri Kat'i İmar Planı

  • 0
  • 0
  • 740

RİZE TURİZMİNDE POTANSİYEL VAR

  • 0
  • 0
  • 611

RİZELİ SİYASİLERİN DARBE HATIRALARI

  • 0
  • 0
  • 596

ŞAMPİYON RİZESPOR (1973-74 SEZONU)

  • 0
  • 0
  • 628

Rize Sporundan Bir Yıldız Kaydı

  • 0
  • 0
  • 700

O Artik Çok Sevdi̇ği̇ Ci̇mi̇l’i̇n Topraklarinda

  • 0
  • 0
  • 737

24 SAATTE 24 FUTBOLCU TRANSFER EDEN RİZESPOR’A SELAM OLSUN

  • 0
  • 0
  • 775

Rize'nin eskimeyen milletvekili Sami Kumbasar

  • 0
  • 0
  • 967

Nerede o eski bayramlar

  • 0
  • 0
  • 670

Rizespor Süper Lig'de Lobimiz Amatör Kümede

  • 2
  • 1
  • 784

Dönemine Damgasını Vurmuş Bir İsim

  • 0
  • 0
  • 968

Dönemine Damgasını Vurmuş Bir İsim Rize Milletvekili TBMM Başkanı Fuat Sirmen

  • 0
  • 0
  • 618

Birlikten kültür doğuyor

  • 0
  • 0
  • 656

Eski İstanbul’un Rizeli Kabadayıları

  • 2
  • 0
  • 11448

Rizespor’un unutulmaz kalecisi Sinan Yenigün

  • 0
  • 0
  • 779

Tarihinden sayfalar

  • 0
  • 0
  • 633

Yazında doğası, çayı ve insanıyla Rize-2

  • 0
  • 0
  • 680

Rize'nin ünlü futbolcuları

  • 0
  • 0
  • 827

Yazında doğası, çayı ve insanıyla Rize-1

  • 0
  • 0
  • 585

Rizeli Savcı Yusuf İzzet Akçal ve Şair Nazım Hikmet’in Bursa Cezaevi hatıraları

  • 0
  • 0
  • 655

Memleket Kokulu Sanatçı Emin Yağcı'nın Ardından

  • 0
  • 0
  • 675

19 Mayıs'ta Doğdu Aşkımız

  • 0
  • 0
  • 642

Gol Kralı zeki ve çevik Rizespor'u Oktay Çevik

  • 0
  • 0
  • 696

Rize Malpet'ten futbolun zirvesine baba hakkı istedi Beşiktaşlı oldu ona Arap Ahmet derlerdi

  • 0
  • 0
  • 797

Rizelilerin hemşerilik teklifini kabulünün 100. Yılı Anısına

  • 0
  • 0
  • 604

Lefter: Rizeliler'i Rize'yi hiç unutmadım

  • 1
  • 1
  • 681

Merhum Başbakan Ahmet Mesut Yılmaz'ın Rize Sevgisi

  • 0
  • 0
  • 646

Çayın Başkentinden Türkiye’nin Başkentine Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz

  • 0
  • 0
  • 562

Rize'nin il oluşunun 99. yıl anısına Lazisatan sancağından Rize vilayetine

  • 0
  • 0
  • 755

Rize'nin il oluşunun 99. yılı anısına

  • 0
  • 0
  • 759

Bir Futbol ve Rizespor Emekçisi: Zafer Numan Kanburoğlu

  • 0
  • 0
  • 595

Kurtuluşa yürek koymuş bir Rizeli Mehmet(Ağa) Ekşioğlu

  • 2
  • 0
  • 911

Türk Ordusuna Rizelilerin Hediyesi: Rize Teyyaresi

  • 0
  • 0
  • 578

Aspetli hayırsever Ali Rıza Mete'nin vefatının 7. yılı anısına

  • 1
  • 0
  • 643

Vekil Olmak/Asıl Kalmak

  • 0
  • 0
  • 581

Laz Ziya, Ziya Kalkavan

  • 1
  • 0
  • 724

Rize İlinin Bir Lobisi Yok

  • 1
  • 3
  • 1022

Unutulmaz Başhekim

  • 1
  • 0
  • 690

Belediye Bloklarında Sona Yaklaşılıyor

  • 2
  • 0
  • 636

Rize Pazar Tarih Yazar

Rize ilçe ilçe ele alınmalı bir sosyo kültürel envanter çıkarılmalı.....

  • 6
  • 0
  • 909

Rize Günleri Rize'ye Yakışır Olmalı

  • 3
  • 0
  • 844

DEĞERLİ SANATKÂR VE GÖNÜL İNSANI ÇAYELİLİ HEMŞEHRİMİZ DURSUN KARACA’NIN ARDINDAN

Bir Çayeli sevdalısı. Bir İstanbul Beyefendisi. Bir cumhuriyet sevdalısı. Eski futbolcu, eski belediye başkan yardımcısı. Kalıcı eserlere imza atmış bir sanatkar ve en önemlisi gönül insanı Dursun Karaca ağabeyimizi kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz.

  • 0
  • 0
  • 123

Vefatının İkinci Yılı Anısına Ahmet Mesut Yılmaz ve Hatıralar

  • 0
  • 0
  • 629

BU TOPRAKLARDAN BİR CİMİLLİ İBO GEÇTİ

  • 0
  • 0
  • 1766

RİZE'NİN KAYBOLAN SEMBOLLERİ

  • 0
  • 0
  • 1961

RİZE’NİN NOSTALJİK DEĞERİ TURİST OTEL VE HATIRALAR

  • 0
  • 0
  • 2588

TURGUT KIRAN’IN ARDINDAN

  • 0
  • 0
  • 3560

RİZE BİZİMDİR VE BAŞKA RİZE YOKTUR

  • 0
  • 0
  • 2568

MÜTEVAZI BİR EFSANE: ALİ YAVUZ

  • 1
  • 0
  • 10586

ÇAY YAPRAĞI ESRA ALKAN'IN KALEMİNDEN DİLE GELDİ

  • 0
  • 0
  • 1253

RİZESPOR'UN KURULUŞ TARİHİ DEĞİŞTİRİLEMEZ

  • 0
  • 0
  • 2265

19 MAYIS TARİHİ RİZESPOR BAYRAMI OLARAK İLAN EDİLMELİDİR

  • 0
  • 0
  • 1374

RİZELİ FUTBOLCULARDAN OLUŞAN RİZESPOR TARİH YAZIYORDU

  • 0
  • 0
  • 6529

TÜRK SİYASET TARİHİNİN İKİ BEYEFENDİ İSMİ: YUSUF İZZET AKÇAL VE EROL YILMAZ AKÇAL

  • 0
  • 0
  • 3685

TÜRK SİYASETİNİN RENKLİ İSMİ: OSMAN KAVRAKOĞLU

  • 0
  • 0
  • 3830

BELEDİYECİLİĞİN BABASI: AYTEKİN KOTİL

  • 0
  • 0
  • 1609

NE RİZE’DE VEFA İSİMLİ BİR SEMT NE DE RİZELİ DE VEFA VAR

  • 0
  • 0
  • 1234

KOCA KAPTAN GÜRSEL AKSEL, RİZESPOR VE VEFA

  • 0
  • 0
  • 1014

OLİMPİYAT VE DÜNYA ŞAMPİYONU RİZE’NİN GURURU: KAZIM AYVAZ

  • 0
  • 0
  • 1442

ATATÜRK’ÜN KADIM DOSTU RİZELİ MATARACI MEHMET EFENDİ

  • 1
  • 0
  • 2103

RİZE ESKİ HÜKÜMET TABİBİ: DOKTOR MEHMET ALİ GÜVEN

  • 0
  • 0
  • 1236

GERİYE HOŞ BİR SEDA KALDI

  • 0
  • 0
  • 1129

RİZELİLERİN DERVİŞ ALİ’Sİ

  • 0
  • 0
  • 1084

YEŞİL MAVİ RENKLER DÜNDAR AKDENİZ’İN ARMAĞANI

  • 0
  • 0
  • 1606

TURGUT AKSOY’UN ARDINDAN: ÖZEL İNSANDI, GÜZEL İNSANDI

  • 0
  • 0
  • 1301

AZMİ KANDEMİR YAŞAYAN TARİHTİR

  • 0
  • 0
  • 1316

ÜÇ GÜZEL ADAM VE ÜÇEL

  • 0
  • 0
  • 965

TÜRK SİYASET TARİHİNİN RENKLİ İSMİ ALİ TOPUZ'UN ARDINDAN

  • 0
  • 0
  • 973

SİYASETTE SOL KANAT FUTBOLDA STOPER: ALPER TAŞ

  • 0
  • 0
  • 872

'BİZİM SASU' CENGİZ SARIOĞLU

  • 0
  • 0
  • 1186

RİZE ÇAYINA ADANAN BİR ÖMÜR: MEHMET ZİHNİ DERİN

  • 0
  • 0
  • 1072

RİZE SİYASET TARİHİNDEN RENKLİ BİR POTRE: MEHMET TALAT DOĞAN

  • 0
  • 0
  • 940