Aşağıdaki yazıyı TURİZM ALTYAPISI projesinden aldım “Bacasız sanayi olarak nitelendirilen turizm, özellikle gelişmekte olan ülkelerin ekonomileri için büyük bir önem arz etmektedir. Turizm sektörü, Türkiye’de özellikle 1980 yılında başlayan Turizm Teşvikleri ile birlikte ivme kazanarak gelişmeye başlamış ve her geçen yıl GSYİH’ya olan katkısı artmıştır. Turizm, GSYİH’ya olan katkısı dışında; istihdamı artırması, sosyo-ekonomik gelişmeyi desteklemesi, ülkenin tanıtımına katkıda bulunması açısından da önem taşımaktadır.
Son yıllarda gelişen ve değişen turizm anlayışı, turistlerin tatillerinde ve seyahatlerinde beklentilerinin farklılaşması; turizm
trendlerini değiştirmekte, turizmde alışkanlıkların dışına çıkmak ve yenilikçi olmak yönünde bir baskı oluşturmaktadır. Ülkeler artık yalnızca turist sayısının artışı için değil; geceleme sayılarının artırılması, mevcut turist standartlarının yukarı çekilmesi, turist başına düşen harcama miktarının artırılması doğrultusunda turizm sektörünü geliştirmeye çalışmaktadırlar.
9. Kalkınma Planı’nın gelişme eksenlerinden olan ‘Hizmetlerde Yüksek Katma Değerli Üretim Yapısına Geçişin Sağlanması’ ekseninde, turizmin gelecek yıllarda nasıl ele alınması gerektiğine dair hedefler göze çarpmaktadır. Buna göre belirlenen ‘turizm potansiyeli olan ancak bugüne kadar yeterince ele alınmamış yörelerde turizmin geliştirilmesi ile ekonomik ve sosyal kalkınmanın sağlanması; ‘sektörde yeni kapasite yaratmanın yanı sıra mevcut ürünün niteliğinin yükseltilmesi’; ‘turizmin mevsimlik ve coğrafi dağılımının iyileştirilmesi ve dış pazarlarda değişen tüketici tercihlerinin de dikkate alınarak yeni potansiyel alanlar yaratmak amacıyla varış noktası yönetimine ağırlık verilerek, kış, dağ, termal, yat, kongre turizmi ve eko turizm ile ilgili yönlendirme faaliyetlerinin sürdürülmesi’;
‘Türkiye’nin fiyat, hizmet kalitesi ve jeotermal kaynaklar açısından rekabet üstünlüğü göz önüne alınarak, sağlık hizmetleri turizminin desteklenmesi’ gibi hedefler mali destek programında göz önünde tutulmuştur.” Bu Bağlamda Rize Turizmine baktığımızda yolun başındayız. Önceki yazımda üzerinde durduğum konu sadece konaklama ve Kayak tesislerinin yapılması üzerine idi. Yukarıda ülkemizin turizminde yapılması gerekenlerin Rize’miz için de geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle kış, dağ, termal, yat, kongre turizmi ve eko turizm ile ilgili eksiklerimizi süratle tamamlamamız gerekiyor. Öncelikle acilen bir kayak merkezinin inşaa edilmesi, kongre turizmine uygun mekanların oluşturulması, turizme yönelen bölgelerde bungalov evlerden başlayarak denetimli bir gelişme sürecinin takip edilmesi Rize’nin turizmde alacağı şekli önemli ölçüde belirleyici olacaktır. Karadeniz illerinin coğrafi özellikleri benzerdir. Sorunlar ve çözüm önerileri de benzerdir. O nedenle bütün bu değerlendirmeler tüm Karadeniz’i de kapsamaktadır. İstanbul'dan selam ve dua ile….