Çaykur Rizespor adına belki sezonun en kritik maçlarından biriydi. Lige ilk beş hedefiyle başlayan takımın, son haftalarda aldığı kötü sonuçlar sonrası düşme hattıyla yüzleşme tehlikesi belirmeye başlamıştı. Bu nedenle Eyüpspor karşılaşması sadece 3 puanlık bir maç değil, aynı zamanda moral ve yön belirleme adına da hayati öneme sahipti.
Maçın ilk yarısında İlhan Palut’un klasik stratejisini izledik. Topu rakibe bırakıp hızlı geçişlerle pozisyon arayan bir Rizespor vardı sahada. Eyüpspor ise topa daha fazla sahip olmasına rağmen kapalı savunmamızı aşmakta zorlandı, pozisyon üretemedi.
İkinci yarıda gelen oyuncu değişiklikleri oyunun seyrini belirledi. Samet’in çıkıp Alikulov’un defansa çekilmesi, Mithat’ın orta sahaya sürülmesi hem dengeyi sağladı hem de takımın öne çıkmasını kolaylaştırdı. Bu hamleyle Eyüpspor’un üzerine daha fazla gitmeye başladık. Şans bizden yanaydı belki ama o gol geldi ve bizi rahatlattı.
Bu tür maçlarda iyi futbol beklemek saflık olur. Önemli olan sonucu almak ve biz bunu başardık. Tebrikler Rizespor!
Ancak işimiz burada bitmiyor. Kalan maçlarda özellikle sahamızda puan kaybetmemeliyiz. Ligi hedeflediğimiz yerde bitiremesek bile en azından yukarılarda tutunmalıyız.
Bir diğer önemli konu ise önümüzdeki kongre. Başkan İbrahim Turgut’un devam etmesi bekleniyor. Biz taraftarlar olarak yıllardır söylediğimiz şeyi bir kez daha dile getirelim: Bu kulüpte futboldan anlayan, sahayı bilen, profesyonel isimlerin yer aldığı bir yönetim şart. Aksi halde aynı sorunları tekrar tekrar yaşarız.
Güzel bir galibiyetle biraz olsun nefes aldık. Ama işimiz henüz bitmedi. Bu şehir bu takımın arkasında oldukça, daha çok şey başarılabilir.
Yeşil-Mavi sevdamız daim olsun!