Dokuzyüzseksenüç, burası Rize
Şöylece başımı aldım da gittim
Yüksek tepelerden bakıp denize
Derin bir manaya daldım da gitdim
Süslemiş süsleyen dağları bir bir
Bezemiş, yükseltmiş denize karşı
Çağlayan her sudan ayrı ses gelir
Söyleşip dururlar bir kudret marşı
Yükselir her sabah yeşil tepeden
Batarak kaybolur güneş denizde
Kan ağlar ufuklar, kan ağlar neden?
Korkunç bir ızdırap gizli bu izde
Durmadan çırpınır neyin peşinde?
Sonsuzluk sırrını taşıyan deniz
Bilinen hayatın keşmekeşinde
Sessizce sessizce yaşayan deniz
Cennetten bir köşe, baktım her yeri
Bilmem ki nasıl anlatsam size?
Bazen dağ denizi sürmüş içeri
Bazen deniz dağı getirmiş dize
Fon kurmuş yamaçta, yeşilin rengi
Akşam güneşiyle oynaşır gibi
Açıkça toprakla suların cengi
Her an birbiriyle kaynaşır gibi
Alaca karanlık dağı sararken
Yakamozlar göz kırpıyor yıldıza
Aşina bir sima olsun ararken
Aniden rastladım, kutlu bir ize
O iz üzerine vecdle eğildim
Sanki cihan gark olmuştu feyize
Beni benden aldı bende değildim
Bu cennet diyar, güzelim Rize
Seyfeddin Karahocagil