Deva Partisi Rize İl Başkanı Korkmaz, son günlerde gündem konusu olan yaş çay taban fiyatı altında alınması sorunu hakkında “Binlerce çay üreticisinin emeği haksız bir şekilde çalınıyor” dedi.

İl Başkanı Korkmaz, son günlerde çay üreticisinin bin bir emekle ve zahmetle hasat ettiği mahsulünün hükümetin açıkladığı alım fiyatının altında alınıyor olmasını eleştirerek, “Bugün çay üreticisinin elinden 1 kilogram yaş çay 12- 13 liraya satın alınıyorsa bunun adı emek hırsızlığıdır ve bunun nedeni yıllardır hükümetin çıkaramadığı Çay Kanunu’dur.” dedi.

DEVA Partili Korkmaz, yaptığı yazılı açıklamada, 11 Mayıs’ta Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından internet sitesinde duyurulan yaş çay alım fiyatının, maliyetinin altında olduğunu anımsattı. 17 lira olarak açıklanan fiyatla mağduriyet yaşayan müstahsillerin ikinci mağduriyetini de çıkarılmayan Çay Kanunu yüzünden yaşadığını ifade eden Korkmaz, çay fiyatının devlet güvencesi altında olmaması nedeniyle üreticinin özel sektörün insafına bırakıldığının altını çizdi. Başkan Korkmaz, “Bugün uygulanan yanlış tarım politikaları yüzünden çay artık geçim kaynağı olmaktan çıkmıştır. Bu şekilde devam ederse önümüzdeki yıllarda kendi çayımızı tüketemez duruma geleceğiz” diye konuştu.

“TARİHTE İLK KEZ YAŞANDI”
Korkmaz, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın verilerinin Türkiye’deki ekonomik krizi ve derin yoksulluğu gözler önüne serdiğini ifade etti. İktidarın, vatandaşın yaşadığı sıkıntılara duyarsız kaldığını sözlerine ekleyen İl Başkanı Korkmaz, şöyle konuştu:

“Ekonomi o kadar kötü ki tarihte ilk kez bayram öncesi ne çay parası yatırıldı ne de maaşlar ödenebildi. Derin bir ekonomik kriz yaşayan vatandaşlarımızdan kurban ibadetini bu yıl yerine getiremeyenler oldu ve bu vebal iktidarın üstünde kalmıştır. Vatandaşın ocağına yangın düşmüşken, ekmeği sömürülüyorken neden Rize mebusları sokaklarda seçim öncesi olduğu gibi vatandaşı gezip dinlemiyorlar, dertlerine çare olmuyorlar? Yerel seçimlerden sonra iktidardan yapılan öz eleştirilerde ‘Sandıktan çıkan sonucu aldık’ denildi ve gereği yapılacağı söylendi. Ancak bu yapılanlar, bizce vatandaşın derdine çare olmak değil onlardan sandıktan çıkan seçim sonucunun hesabını sormaktır.“