ZONGULDAK Kömür Jeoparkı UNESCO Küresel Jeoparklar Ağı’na dahil olarak ülke ve kent ekonomisine turizm ile katkı sağlamayı amaçlıyor.
Zonguldak Kömür Jeoparkı İdari Koordinatör Yardımcısı Mehmet Çetinkaya, Filyos projesiyle enerji ve yatırımlar anlamında gözleri üstüne toplayan Zonguldak’ın Jeopark ile turizm açısından da merkezleşebileceğini belirtti Zonguldak Valiliği tarafından öncülüğü yapılan Zonguldak Kömür Jeoparkı ile kentteki turizm faaliyetlerinin artması, yerli ve yabancı turistlerin gelmesiyle turizm gelirlerinin yükseltilmesi hedefleniyor.
Kentin kömür ve bağlı iş kolları çevresinde şekillenmesinden dolayı Kömür Jeoparkı adını alan proje Ekim ayı içerisinde UNESCO Küresel Jeoparklar Ağı’na başvuruda bulunacak. UNESCO’nun bu programının en büyük faydasının kırsal ve yerel kalkınmaya öncelik verdiğini belirten Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı Turizm ve Tanıtım Birim Başkanı ve Zonguldak Kömür Jeoparkı İdari Koordinatör Yardımcısı Mehmet Çetinkaya, “Kadının toplumdaki yerini güçlendirmeye, yöresel ürünlerin üretilmesine ciddi faydaları var. Bu programa Zonguldak için en iyi program diyebiliriz. UNESCO programları dünya üzerinde kabul görmüş bir etiket veya sertifika diyebiliriz.
Bizim de temel hedefimiz öncelikle bu markanın ortaya çıkartılmasıydı. UNESCO’yla birlikte insanların turizm kararı almasında etki edeceğini düşünüyoruz.” dedi.UNESCO etiketinin insanların karar alma ve aktörlerin sahiplenme sürecinde ciddi etkiye sahip olduğunu ifade ederek, “Burada hem Zonguldak’ın jeolojik, kültürel, doğal ve endüstriyel mirası tek bir potada eriterek bu ağ kapsamında insanlara sunmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda da yerel halkın da içerisinde yer aldığı bir oluşumu başlatmak istiyoruz.
Bugüne kadar turizmden çok bahsedilmeyen bir Zonguldak vardı. Çünkü Zonguldak’ın son 200 yıldır ekonomisi madencilik ve ona bağlı gelişen demir-çelik ile yan sektörlerden oluşuyor. Bu sektörler kırılgan. Zaman zaman 60 bine yaklaşan maden işçisinin olduğu kentten bahsederken bugün bu sayıların düştüğünü görüyoruz. İlave bir ekonomik faaliyete ihtiyaç var. Bunun çıkış yollarından bir tanesi de turizm.
UNESCO Küresel Jeoparklar Ağı etiketiyle bu noktada kendimizi konumlandırıyoruz. Zonguldak denince akla ilk gelen şey kömür. Bu sahip olduğumuz değeri bir jeolojik varlık olarak değerlendirip diğer zenginliklerle kriterleri sağlayacak yapıyı oluşturmayı planlıyoruz. Şuan 250 bin civarında olan il ziyaretçi sayısını 10 yıl içerisinde 10 katına çıkarma şansımız var. Bu ağ sayesinde 2 buçuk milyona yakın insanın Zonguldak’a gelmesi mümkün hale gelebilecek. Biz bunun altyapısını hazırlıyoruz.” diye konuştu.
UNESCO etiketinin ekonomiye katkı sağlayacağını söyleyen Çetinkaya, şu ifadeleri kullandı: “İlk 5 yıl içerisinde yıllık 850 milyon lira civarında ilave gelir artışı bekliyoruz. 2033 yılında ise bu rakamın 2 ila 2.5 milyar liraya çıkması mümkün. Elimizde sihirli değnek yok hep birlikte yapacağız ama diğer tüm örneklere baktığımızda UNESCO Jeopark programlarında turizm gelirlerinin 10 katına çıktığını görebiliyoruz.
Filyos projesiyle birlikte kentin cazibesi artmış durumda. Hem doğalgaz hem limanımızla birlikte o alan ciddi bir cazibe merkezi haline geldi. Filyos’ta iş yapmayı amaçlayan beyaz yakalıların kentte konaklamasını 1 gece bile arttırsak bu projenin başarısını kat be kat arttırır. Uluslararası arenada kenti tanıtırken UNESCO etiketi bir marka değeri oluşturacak. Bu sertifikayla birlikte uluslararası ziyaretçilerimiz seyahat kararlarını bu şekilde değerlendirecek.”
Haber :