Nalia Restoran Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Tarakçı’nın davetiyle Rize ve Trabzon'da turizm acenteliği yapan şirket temsilcileri Doğu Karadeniz mutfağını ve turizm sektörünü konuşmak için bir araya geldi.
Toplantının açılışında bir konuşma yapan Tarakçı, Doğu Karadeniz mutfağının tanıtımı ve gelişimi için birçok çalışma yaptığını belirterek, "Karadeniz mutfağı dar ve mutfağının olmadığı konuşuluyordu. Çocukluğum aklıma geldi, yediğimiz yemekler akıma geldi ve dedim şöyle bir bakayım edeyim. Baktım ki bizim mutfak kültürü dünyanın bir çok ülkesiyle kıyasladığında katma değerli ve ekonomik değeri yüksek bir mutfak. Sadece biz kıyas yapmadığımız için mutfak kültürümüze çok fazla hakim değiliz. Reçeteleştirmediğimiz için, bunu müfredat haline getirmediğimiz için bugün ki konjekör de insanların sosyalleşme ihtiyacı duyduğu bir dönemde yöresel mutfaklara karşı olan özlemi de işin içerisine kattığımızda bu tarz mutfakların ön planda olduğunu gördük. Buradan yola çıkarak Nalia adı altında bir çok Karadeniz mutfak kültürünü birleştirdik” dedi.
"BÖLGE MUTFAĞIMIZA DEĞER KATMAK İÇİN BURADAYIZ"
20 milyon nüfuslu İstanbul’dan 350 bin nüfuslu Rize’ye neden gelip, yatırım yaptığına değinen Tarakçı, “Buraya ticaret için gelmedim. Az önce bahsettiğim değerler doğrultusunda bölge mutfak kültürümüze bir şeyler katmak amacıyla geldim. Dolayısıyla mutfağımızı hem reçeteleştirip, hem de müfredat haline getirmek amacıyla buradayım. Burada ilk yılımız. Yaz sezonu iyi geçti. Şu an bir kış sezonuna giriyoruz. Biz yaza daha iyi hazırlık yapabilmek amacıyla yazın oluşturmuş olduğumuz kadromuzu olduğu gibi koruyoruz. Yaza kadarda bu şekilde inşallah devam edeceğiz. Personelimizi hem işletmeye hem de menüye hazır hale gelmesi için çabalıyoruz” diye konuştu.
“MUTFAK İSİMLERİ BÖLGESELDİR BİZİM MUTFAĞIMIZ DOĞU KARADENİZ MUTFAĞIDIR”
Gaziantep mutfağı konusunda görüşlerini aktaran Tarakçı, “'Antep mutfağı' deniliyor. Şu tabiri özellikle dikkat çekmek için kullanıyorum. Mesela biz İzmir için 'İzmir mutfağı' demiyoruz, 'Ege mutfağı' diyoruz. Antalya için 'Antalya mutfağı' demiyoruz, 'Akdeniz mutfağı' diyoruz. Dolayısıyla yaptığımız çalışmalarda baktık ki ufak tefek geçmiş dönemlerden kültürel geçişler olsa bile. Giresun’dan itibaren Artvin’e kadar olan mutfak kültürü birbiriyle tamamen örtüşüyor. Dolayısıyla biz de isteriz ki Doğu Karadeniz mutfak kültürünü işleyelim. Yani Mezopotamya mutfağı, Anadolu mutfağı, o bölgenin bütün mutfağına Doğu Anadolu mutfağı, Güneydoğu Anadolu mutfağı diyebiliriz. Bu yüzden şehirlerle değilde bölgesel olarak mutfak isimleri adlandırılmalıdır” şeklinde konuştu.
DOĞU KARADENİZ MUTFAĞININ MEŞHUR TATLISI: KABAK SÜTLÜSÜ
Doğu Karadeniz mutfağının geniş bir yelpaze ve farklı tatlar içinde barındırdığıdan bahseden Tarakçı, “Mesela tatlıyla alakalı bir örnek vereyim; mutfak kültürümüzün ne kadar geniş olduğuyla alakalı biraz daha ufuk açıcı olabilir. Antepliler baklavayı yapmış olabilir. 7 tane organize sanayileri olabilir. Yemeğini çok satıyor olabilir. Markalaştırmış olabilir. Bakanlık yapmış bir Belediye Başkanınız olabilir. Ama bu sizde bir tatlı kültürünüz olduğunu göstermez. Bunları oradaki dostlarımıza aktardım. Onlarda dediler ki ‘sizde var mı?’. Bende bizde daha fazlası ve daha özeli var dedim. Bizim bir tane sebzeden yapılan tatlımız var, meyveden yapılan tatlımız var ve bunların içerisinde sebzeden yapılanı bizde daha meşhurdur. İsmi kabak sütlüsüdür. Aslında bu sıralarda çok fazla yapılmıyor. Eskiden bazı çorbacılarının menüsünden eksik olmazdı. İnşallah bizim kapak sütlüsü de o ürün gibi olur sütlacın içerisinden pirinci çıkarın ve kabağı koyun. Yani bu bizim en çok satabilecek tatlılarımızdan bir tanesi şu anda yapılmıyor ama seneye inşallah menülerimizde olacak” ifadelerini kullandı.
Bölgede sebze meyveden yapılan özel tatlıların olduğuna dikkat çeken Tarakçı, “Meyveden kara üzümden yapılan tatlımız ise pepeçuradır. Kokulu kara üzüm suyunu mısır unuyla bağladığımız zaman oluşan çok güzel bir tatlıdır. Diğer taraftan laz böreği, zaten bizim yöremizin en başta bilinen tatlılarından. Bunun yanında sütlacımız var. Kadayıfımız ev baklavamız bunlarda bizim mutfağımızın tatlılarıdır. Dolayısıyla bir mutfak kültürümüz var. Yani bizim mutfağımız var fakat bu mutfağımızı henüz tam olarak tanıtamadık. Bunun için biz buradayız ve gelen bütün misafirlerimize Doğu Karadeniz mutfağını tanıtmak için gayret içerisindeyiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Toplantıda sektörün sorunları beklentileri konuşuldu. Hatıra fotoğraf çekimi yapıldıktan sonra toplantı sona erdi.
Haber :