Rize ilinde Türkiye’nin en çok bilinen Palovit, Bulut ve Ağaran şelalesi en çokta ziyaret alan turizm destinasyonlarındandır.
Palovit debisiyle, Bulut uzunluğuyla, Ağaran ise üzerinde yüzülecek yerleriyle öne çıkmaktadır.
Cimil Şelalesi ise bu şelalelerden farklı olarak bin 703 metre yukarıdan gelen suların Cimil deresine döküldüğü 25 metrelik bir şelaledir. Rize merkeze yaklaşık 1 saatlik mesafede İkizdere ilçesi merkezine 20 dakikalık mesafede bulunan Cimil Şelalesinin bir diğer adı da Akırgel’dir. Soğanlı Dağları’yla Kaçkar Dağları arasında yer alan Çapans Tepeleri’nin keskin yamaçlarındaki Cimil Vadisi güzergâhı, artık kullanılmayan eski bir kemer köprünün yanından başlıyor.
İkizdere- Cimil yayla yolunun 16. Kilometresindeki köprüden sağa dönülerek ulaşılan şelale, ilçe merkezine 20 kilometre mesafede yer alıyor.
Aynı yolun 12. kilometresinde Eğvane Şelalesi’nin bulunduğunu hatırlatalım. Trabzontaşı Tepesi ile Buluntu Tepesi arasındaki dere üzerinde oluşan şelale, beş farklı noktada kademeler yaparak aşağılara doğru akıyor.
1703 metrelik bir irtifada bulunan Akırgel, son kademede yarattığı yaklaşık 25 metre yüksekliğinde şelaleyle Cimil Deresi’nin sularına karışıyor.
Ormanlık alanın ortasındaki kayalık bir platformdan süzülen şelale, uzunluğu kademelerle 75 metreyi bulan bir çağlayan yaratıyor.
Cimil Vadisi’ni şenlendiren bu doğa harikasını yol kenarından fotoğraflamak mümkündür. Cimil Deresi’nin yüksek debisinden dolayı karşıya geçmek ve şelalenin tam altına ulaşmak oldukça zordur.
Akırgel’den sonra vadinin derinliklerine doğru ilerleyen yolu izlerseniz Cimil yaylalarını görebilirsiniz.
Özellikle Cimil Vadisi’ni Fırtına Vadisi’nden ayıran geçitte yer alan ve çevresinde üç ayrı göl bulunan Çirmaniman Yaylası görülmeye değer yerlerden biridir.